Portal 2 neden hâlâ efsane?
Portal 2, fizik tabanlı bulmacalar ile kara mizahın aynı anda çalışabildiğinin kanıtı. Portal tüfeğiyle hız kazanmak, jellerle yüzeyleri dönüştürmek ve lazerleri yönetmek sadece zeka alıştırması olmuyor; mekânı gerçekten manipüle ettiğinizi hissettiriyor. Oyun bunu yaparken hikâyeyi de boş bırakmıyor: GLaDOS’un yeniden uyanışı, Wheatley’in kontrolü eline alış biçimi ve retro Aperture bölümlerinde Cave Johnson’ın eski kaydı oyunun tonunu sürekli değiştiriyor.
Atmosferdeki ustalık da hâlâ etkileyici. Mike Morasky’nin müzikleri, turret koroları ve eski test alanlarının boğuk yankıları bölümler arasında kesintisiz bir tedirginlik yaratıyor. Bulmacaların zorluk eğrisi ise adil: ilk odalar temel fiziği hatırlatırken ilerleyen aşamalar sizi momentum hileleri ve jel kombinasyonları kullanmaya teşvik ediyor. Her çözdüğünüz düğüm sonrası yeni bir şaka, yeni bir çevre detayı veya kooperatifte partnerinizle yapmanız gereken yeni bir hareket geliyor.
Sonuç olarak Portal 2, yıllar geçse de mekaniklerinin bozulmadığı, hikâyesinin eskiyip bayatlamadığı nadir oyunlardan biri. Bu sayfa, oyunu yeniden ziyaret etmek isteyenler için hem ısıtılmış bir rehber hem de hafızayı tazeleyecek bir inceleme notu gibi okunabilir.